Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'nın 2026 yılı bütçe ve kesin hesap görüşmeleri başladı. Plan ve Bütçe Komisyonu'nda sunum yapan Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, ekonomik sorunlarıyla baş etmeye çalışan yurttaşın gerçek sorunlarını konuşmak yerine "Bugün, elimizdeki veriler, aile ve nüfus yapısında önemli bir dönüşüme işaret ediyor. Evlilik yaşı ile boşanma ve hiç evlenmeme oranlarının yükselmesinin de etkisiyle tek kişilik hane oranı yüzde 20’ye ulaşmıştır. Tüm dünyada olduğu gibi doğurganlık hızımız gerilemiş, aile kurumunun ve demografik yapının güçlendirilmesi artık toplumsal bir öncelik haline gelmiştir" ifadelerini kullandı.
Plan ve Bütçe Komisyonu, AKP Samsun Milletvekili Mehmet Muş başkanlığında, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının 2026 bütçesi ve kesin hesabının görüşmeleri için toplandı.
"TEK KİŞİLİK HANE ORANI YÜZDE 20’YE ULAŞMIŞTIR"
Komisyonda bakanlığın 2026 yılı bütçesine ilişkin sunum yapan Bakan Mahinur Özdemir Göktaş, şöyle konuştu:
"Aile, milletimizin kökü, kültürümüzün taşıyıcısı, medeniyetimizin temelidir. Bu nedenle aileyi korumak ve güçlendirmek, bir sosyal politika olmanın ötesinde, tarihimize, kültürümüze ve geleceğimize karşı bir sorumluluktur. Bu sorumluluk, Anayasamızın 41. maddesinde açıkça ifade edilmektedir. Fakat bugün elimizdeki veriler, aile ve nüfus yapısında önemli bir dönüşüme işaret ediyor. Evlilik yaşı ile boşanma ve hiç evlenmeme oranlarının yükselmesinin de etkisiyle tek kişilik hane oranı yüzde 20’ye ulaşmıştır. Tüm dünyada olduğu gibi doğurganlık hızımız gerilemiş, aile kurumunun ve demografik yapının güçlendirilmesi artık toplumsal bir öncelik haline gelmiştir. Cumhurbaşkanı Yardımcımız başkanlığında, bakanlığımız koordinesinde yürütülen, Nüfus Politikaları Kurulu ile ülkemizin demografik yapısına ilişkin politikaları stratejik bir vizyonla ele alıyoruz.
Öte yandan, 'aile'yi odağına alması bağlamında bir ilk olan Ailenin Korunması ve Güçlendirilmesi Eylem Planımızı kararlılıkla uyguluyoruz. 'Aile Dostu Ekosistem' anlayışıyla, aileyi koruyan, değerlerini yaşatan, kuşaklar arası dayanışmayı güçlendiren ve güçlü bir toplumun temelini ailede gören bir vizyonla çalışıyoruz. Sayın Cumhurbaşkanımızın tensipleriyle ilan ettiğimiz 2025 Aile Yılı toplumun tüm kesimlerinde büyük bir teveccühle karşılık buldu. Bu teveccühe 81 il ziyaretimde de yakinen şahit oldum. Bakanlık olarak, yıl boyunca 14 bin 121 etkinlik ve faaliyet gerçekleştirdik, aileyi ve nüfus yapısını güçlendirmeyi toplumu kapsayan ortak bir hedef haline getirdik. Kamu kurumları, STK’lar, üniversiteler, iş dünyası ve yerel yönetimler 'Aile Yılı'na özgü çalışmalar yürüttüler. Aile Yılı’nda önemli politikalar hayata geçirdik. Deprem bölgesinden başlattığımız 'Aile ve Gençlik Fonu'nu 81 ilimizde yaygınlaştırdık. Bugüne kadar 62 bin 74 çiftimiz projeden yararlanmaya hak kazandı.
"49 BİN 112 ÇİFTİMİZE 7 MİLYAR 367 MİLYON LİRA ÖDEME GERÇEKLEŞTİRDİK"
49 bin 112 çiftimize 7 milyar 367 milyon lira ödeme gerçekleştirdik. 125 bin 112 gencimiz evlilik öncesi eğitim ve danışmanlık hizmetimizden faydalandı. Bunun yanı sıra, pek çok sektörde yaptığımız bin 925 indirim anlaşmasıyla, çiftlerimizin evlilik hazırlıklarını kolaylaştırdık. Projeden daha fazla gencimizin yararlanması için gelir şartını güncelledik. 48 ay içinde çocuk sahibi olan çiftlerimizin geri ödemelerine, her çocuk için 12 ay erteleme imkânı getirdik. Kredi miktarını 25 yaşına kadar olan gençlerimiz için 250 bin liraya, 26 ila 29 yaşlarındaki gençlerimiz için 200 bin liraya yükselttik.
Bu yıl doğum yardımı sisteminde de önemli bir reform yaptık. İlk çocuk için verdiğimiz tek seferlik doğum yardımını 5 bin liraya çıkardık. 2’nci çocuk için her ay bin 500 lira; 3’üncü ve sonraki çocuklar için ise her ay 5 bin lira veriyoruz. Doğrudan annelerin hesabına yatırdığımız destekleri çocuklar 5 yaşını doldurana kadar sürdüreceğiz. Mayıs ayından bugüne kadar, 567 bin 546 çocuk için 5,86 milyar lira ödeme gerçekleştirdik. Hayata geçirilen bir diğer önemli düzenleme ise memurlara yarım zamanlı çalışma hakkının sağlanmasıdır. Böylece hem kadın hem erkek memurlar, çocukları ilköğretim çağına gelene kadar bu haktan yararlanabilecek. Ayrıca, kamu kurum ve kuruluşlarında, kreş ve çocuk bakımevlerinin yaygınlaştırılması için yapılacak yatırımları tasarruf tedbirleri kapsamından çıkardık. İnanıyoruz ki bu köklü politikalar sayesinde, 2025 Aile Yılı, aile kurumunu güçlendiren, aile değerlerini ve dayanışmayı yeniden canlandıran bir dönüm noktası olacak.
"SAĞLIKLI EVLİLİK YAPMALARINA DESTEK OLDUK"
Aile Eğitim Programı ve ailelerin değişen ihtiyaçlarına göre şekillendirdiğimiz Modüler Aile Eğitim Programıyla 5,7 milyon kişiye ulaştık. Evlilik Öncesi Eğitim Programıyla 2013’ten bugüne 2,4 milyon gencimizin bilinçli ve sağlıklı evlilik yapmalarına destek olduk. Ayrıca, Aile Danışmanlığı hizmetimizi 81 ilde ücretsiz başlattık. Tüm bu çalışmalarla sosyal hizmeti sahada daha etkin ve erişilebilir kılmayı hedefliyoruz. Bin 307 çocuk evi ve çocuk evleri sitelerinde 13 bin 813 çocuğumuza hizmet veriyoruz. Diğer yandan 59 ihtisaslaşmış çocuk evleri sitesinde bin 350 çocuğa özel bakım ve rehabilitasyon desteği sunuyoruz. Bu yıl, korumamız altındaki 286 çocuğumuz üniversiteye yerleşti. Ayrıca yıl içinde, bin 269 gencimizi istihdam ederek 65 bin 534 gencimizin kamuda görev almasına imkân tanıdık.
Gençlerimizin özel sektörde istihdamını teşvik etmek amacıyla, 5 yıl boyunca SGK primlerini devlet olarak karşılıyoruz. 'Çocuklar Güvende Programı' ile risk altındaki çocuklarımıza ve ailelerine koruyucu, önleyici ve destekleyici hizmetler sunmaya devam ediyoruz. 2017’den beri 325 bin 733 çocuk için izleme ve değerlendirme süreci yürüttük. Bakanlığımız denetimindeki 2 bin 377 kreş, gündüz bakımevi ve çocuk kulübünden 82 bin 837 çocuğumuz faydalanırken, bunlardan 3 bin 99 çocuğumuza ücretsiz bakım hizmeti sunuyoruz. Bu yıl, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı iş birliğinde, mahalle tipi kreş modelimizin bir adımı olarak büyük konut projelerinde gündüz bakımevi açma zorunluluğu getirilmesine öncülük ettik.
"KADIN İSTİHDAM ORANINI İSE YÜZDE 31,8’E YÜKSELTTİK"
172 huzurevimizde 15 bin, 280 özel huzurevinde ise 13 bin 633 yaşlımıza ev sıcaklığında bakım sunuyoruz. Bakanlığımıza bağlı huzurevlerinde kalan yaşlılarımızın yaklaşık yüzde 30’u bakım hizmetinden tamamen ücretsiz yararlanıyor. 2025 yılında sekiz huzurevini hizmete sunduk. 2026 yılında da 8 yeni huzurevinin açılması için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. 41 gündüzlü bakım ve aktif yaşam merkezimizde 2 bin 50 kapasite ile yaşlılarımıza psikososyal destek sunuyoruz. Yaşlı Destek Programıyla 159 bin 499 yaşlımıza kendi evlerinde destek sağladık. Tazelenme Üniversitesi programları kapsamında 27 üniversiteyle 6 bin 320 yaşlımızı aktif ve sağlıklı yaş almaya teşvik ediyoruz.
Kadınların ekonomide öncü bir güç olmalarını, sürdürülebilir kalkınmanın temel koşulu olarak görüyoruz. Yürüttüğümüz çalışmalarla bugün, kadınların iş gücüne katılım oranını yüzde 35,7’ye, kadın istihdam oranını ise yüzde 31,8’e yükselttik. Kamu, sivil toplum ve özel sektörle kurduğumuz iş birlikleriyle kadın girişimciliğini ülkenin dört bir yanında daha da görünür kılıyoruz. 'kadingirisimci.gov.tr' platformuyla tüm destek ve teşvikleri bir araya getirdik. Öte yandan kadın girişimciliğini yaygınlaştırmak için yeni bir vizyon ortaya koyduk. Yedi bölgede 'Yükselen Kadınlar: Kendi İşim, Benim İzim' programını başlattık.
"25 KASIM'DA BEŞİNCİ EYLEM PLANIMIZI AÇIKLAYACAĞIZ"
Küresel bir sorun olan kadına yönelik şiddete karşı mücadelemizi 'sıfır tolerans' ilkesi doğrultusunda sürdürüyoruz. Bu anlayışla, şiddetin önlenmesi, mağdurların korunması ve faillerin cezalandırılması için bütüncül ve kararlı bir mücadele yürütüyoruz. Bu mücadeleyi, her zaman siyaset üstü bir anlayışla ele aldık. 6284 sayılı kanun ve ilgili düzenlemelerle şiddetle mücadelede dünyada eşi benzeri olmayan güçlü bir yasal altyapı oluşturduk. Türk Ceza Kanunu’nda yapılan değişikliklerle şiddet eylemlerine yönelik caydırıcı mekanizmaları daha da artırdık. 81 ilde avukatlarımızla her türlü şiddet, tehdit, istismar, ısrarlı takip vakaları ve iddiaları büyük bir titizlikle takip ediyoruz. Mağdurların korunması ve faillerin en ağır şekilde ceza alması için açılan davalara hukuk hizmetlerimizle müdahil oluyoruz.
Bu süreçte, tüm paydaşların katılımıyla 5’er yıllık dönemlerle uygulamaya koyduğumuz dört Ulusal Eylem Planı bizler için önemli bir yol haritası oldu. Beşinci Eylem Planımızı 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü’nde açıklayacağız. Bunun yanı sıra 10 yıl aradan sonra 'Türkiye’de Kadına Yönelik Şiddet Araştırması'nı 18 bin 275 kadınla yapılan görüşmeyle tamamladık. Araştırmada, dijital şiddet ve ısrarlı takibe ilişkin ilk kez kapsamlı veriler elde ettik. Yeni Eylem Planımızı da dijital şiddet dâhil olmak üzere, kadınların bugün karşılaştığı tehditlere ve geleceğin risklerine yanıt verecek biçimde hazırlıyoruz. ALO 183, KADES, elektronik kelepçe uygulaması ile şiddet vakalarına müdahale mekanizmalarımızı güçlendirdik. ALO 183 hattımızın 112 Acil Çağrı Merkezine dâhil edilmesi için çalışmalarımızı tamamladık. Böylece mağdura daha hızlı ulaşıyor, etkin izleme ve takip sürecini gerçekleştiriyoruz.
"4 YENİ KADIN KONUKEVİ DAHA İNŞA EDECEĞİZ"
Öte yandan, 81 ilde faaliyet gösteren ŞÖNİM sayımızı Mersin, İzmir, İstanbul, Antalya ve Ankara’da açtığımız yeni merkezlerle 86’ya çıkardık. Ayrıca 432 Sosyal Hizmet Merkezinde Şiddetle Mücadele İrtibat Noktaları kurduk. Bakanlığımıza bağlı 112 kadın konukevi ile şiddet mağduru kadınlara ve çocuklara hizmet vermeye devam ediyoruz. Adıyaman, Hatay, İstanbul ve Kocaeli’nde 4 yeni kadın konukevi daha inşa edeceğiz. Risk ve farklı ihtiyaçlarına göre 16 ilde 19 kadın konukevini ihtisaslaştırdık. 2026 yılı bütçemizde evde bakım, SED, koruyucu aile, doğum yardımları, eşi vefat eden, engelli ve 65 yaş üstü kadınlara verilen destekler, ADEM ve SODAM projeleri, genel sağlık sigortası primleriyle birlikte kadınlar için ayrılan toplam tutar 287 milyar 36 milyon liradır. Bu rakamlarla bakanlığımız bütçesinin yüzde 53’ünü kadınlara ayırdığımızı özellikle ifade etmek isterim. Nitekim, son dönemde planlama ve bütçeleme süreçlerinde kadın-erkek fırsat eşitliğini öncelikli hale getirecek adımlar da attık. Merkezi yönetim bütçesinde yer alan programlarda ilgili gösterge sayısı 2022’de 39 iken, 2025 yılı bütçesinde bu sayıyı 60’a yükselttik. Böylece, OECD’nin eşitlik temelli bütçeleme uygulayan 23 ülkesinden biri olduk.
Son olarak, Sayıştay’ın raporlarında yer alan bulguları titizlikle değerlendirdiğimizi ve gerekli tüm adımları attığımızı özellikle belirtmek isterim. 2024 yılı kesin hesap döneminde bütçemizin yüzde 94,7’sine denk gelen 316,6 milyar liralık ödeneği kullandık. 2026 yılı bütçe teklifi ise 531 milyar 905 milyon 396 bin liradır. Bakanlığımız merkez ve taşra birimlerine; personel giderlerine 73 milyar 473 milyon, sosyal güvenlik prim giderlerine 11 milyar 623 milyon, mal ve hizmet alım giderlerine 26 milyar 633 milyon, cari transfer giderlerine 413 milyar 859 milyon, sermaye giderlerine 6 milyar 312 milyon, sermaye transferlerine ise 7 milyon Türk Lirası bütçe tahsis edilmektedir."













