TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, İstanbul Rami Kütüphanesi’nde düzenlenen Şehit Mustafa Cambaz 4. Fotoğraf Yarışması Ödül Töreni'ne katıldı.

Kurtulmuş, törende yaptığı konuşmada, 15 Temmuz darbe girişimi ve ülke gündemine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

"15 TEMMUZ SADECE BİR HATIRA DEĞİL, BİR BİLİNÇTİR"

15 Temmuz’un, Türkiye’nin, Cumhuriyet tarihinin, belki de Osmanlı’nın son dönemlerinden itibaren en önemli dönüm noktalarından birisi olduğunu söyleyen Kurtulmuş, 15 Temmuz’un son derece karanlık, son derece hain bir darbe teşebbüsü, yıllar içerisinde planlanmış, uluslararası bağlantıları olan ve her köşe başının önceden tutulduğu bir darbe girişimi olduğunu ifade etti.

Kurtulmuş, “Aynı şekilde 15 Temmuz gecesi, Türkiye’de kahramanlığın, mücadele ruhunun, milli birlik ve dayanışma ruhunun da zirve noktaya çıktığı günlerden birisidir. Mustafa Cambaz’ın da önemli bir şekilde şahitlik ettiği o gece, Sayın Cumhurbaşkanımızın halkı şehirlerin sokaklarına, meydanlarına davet eden o kararlı duruşunun arkasından, Mustafa Cambaz gibi niceleri sokağa çıkmıştır” dedi.

Kurtulmuş, milletin inançla, kararlılıkla, sabırla, cesaretle, yumruklarıyla, tankların önüne yattığı bedenleriyle; Türkiye’nin üzerine bir darbe olarak değil, aynı zamanda bir işgal teşebbüsü olarak planlanmış olan bu darbeyi püskürttüğünü söyledi.

TBMM Başkanı Kurtulmuş, "Bu milleti sokağa sevk eden vatan sevgisidir, bayrak sevgisidir, mukaddesatıdır, inancıdır ama hepsinden daha üstte, bu inançlarla yoğrulmuş olan bağımsızlık ülküsüdür ve bağımsızlığına olan düşkünlüğüdür" diye konuştu.

"GÜÇLÜ TÜRKİYE, GÜÇLÜ BİR BÖLGE DEMEKTİR"

Türkiye’nin birliği ve beraberliğinin, Türkiye’nin güçlü ve kudretli olmasının, sadece 86 milyonu ilgilendiren değil, bütün bölgeyi ilgilendiren bir husus olduğunu belirten Kurtulmuş, şunları kaydetti:

"Güçlü Türkiye, güçlü bir bölge demektir. Onun için Türkiye’deki farklılıkları bir tarafa bırakmanın en önemli unsurlarından birisi olarak gördüğümüz yüz yıllık cumhuriyet tarihimizin yarısından fazlasını işgal eden, 50 yıllık terör dönemini sona erdirmek, bu milleti prangayla ayaklarından bağlayan ve her vesileyle dış müdahalelere açık hale getiren bu terörden tamamen kurtulmak için bir sürece girmiş bulunuyoruz.

Bu ülkenin çocukları artık dağlarda kurşun seslerini değil, dağlarda halayları, birlik ve beraberlik şarkılarını ve kardeşlik türkülerini dinleyecek. Bu ülkenin çocukları, bu ülkenin her şehrinde bilimle, sanatla, kültürle, edebiyatla ve geleceğe doğru aydınlık bir ufkun çizgisinde yürüyerek bir arada olacak. Bunun için 50 küsur yıldır içimize soktukları bu terör belasını tamamen bir kenara bırakıyor ve inşallah 86 milyon olarak iç kalemizi tahkim etmek üzere bütün silahları susturuyor ve birliğin, beraberliğin istikametinde yolumuza devam ediyoruz. Türkiye’nin, terörsüz bir hale gelmesi; aynı zamanda başta yakın komşularımız olmak üzere bütün bölgenin terörsüz bir bölge haline gelmesidir. Türkiye’nin güçlü bir ülke olması, çok geniş coğrafyada, bütün kardeş ve dost ülkelerin güçlü olması demektir.”

15 Temmuz’un bu ülkeye sokmaya çalıştığı fitnenin en önemli unsurlarından birisinin, ayrımcılık ve insanları birbirinden uzaklaştırmak olduğunu aktaran Kurtulmuş, “Eğer bu darbe teşebbüsü başarılı olsaydı bugün Türkiye çoktan parçalanmış, çoktan etnik ve mezhebi kavgaların içine sokulmuş ve Türkiye, başka güçler için tamamıyla işgale hazır bir ülke haline getirilmişti. Onun için diyoruz ki onların aklı ve planı varsa bizim de aklımız ve planımız vardır. Onlar bölmeyi, parçalamayı, dağıtmamayı, uflamayı biliyor ve öğretiyorlarsa biz de birleşmeyi, bütünleşmeyi, bir arada olmayı ve hep beraber hareket etmeyi başarırız” diye konuştu.

"SÜREÇ" MESAJI

1990‘ların başından itibaren adım adım uygulanan, bir plan özelliği taşıyan bölünme, parçalanma senaryolarına karşı birliği, beraberliği sağlamanın önemli olduğunu söyleyen Kurtulmuş, "Terörsüz Türkiye’yi tahkim etme, güçlendirme yolunda hiç şüphesiz 15 Temmuz şehitlerinin her birinin bizim üzerimizde aydınlatıcı bir rolü vardır ve aynı zamanda bu süreçte başarıyla yolumuzu sürdürmek ve tamamlamak için onların bizim üzerimizde hakları vardır. Bu hakkın karşılığını vereceğiz. Hep beraber inşallah Türkiye’yi bir daha hiçbir terör örgütünün hareket etmeyeceği, bir daha hiçbir örgütün bu ülkenin çocuklarını, gençlerini kandırıp dağa götüremeyeceği, hep birlikte beraberce, el ele gönül gönüle yaşayacağımız bir Türkiye’ye inşa edeceğiz” ifadesini kullandı.