"Haberlere verilen cezanın telafisi yok"
Yarkadaş: "Bir haberi bahane ederek açtıkları dava çöktü ama Berberoğlu hala tutsak... Bu ayıba son verin."
Barış Yarkadaş, "Haberler yüzünden verilen cezaların telafisi yok. Bir cerrahın yaptığı hatalı müdahale ile bir hakimin verdiği yanlış karar arasında hiçbir fark bulunmuyor. Her ikisi de insanların yaşamına mal oluyor" dedi.
Maltepe Cezaevi'nde tutuklu bulunan Gazeteci Yazar Enis Berberoğlu'na ziyaretler sürüyor. Berberoğlu'nu cezaevinde ziyaret eden Barış Yarkadaş, "Arkadaşımız cezaevinde 265 gündür haksız, hukuksuz ve adaletsiz bir şekilde yatıyor" ifadesini kullandı.
"DAVA ÇÖKTÜ"
Berberoğlu'na yöneltilen "casusluk" suçlamasının çöktüğünü hatırlatan Yarkadaş, "Büyük bir gürültü kopararak açtıkları dava tam anlamıyla çöktü. Ama iktidar ve yargı sanki hiçbir şey olmamış gibi davranmaya devam ediyor. Ve Berberoğlu bu Maltepe'de bu yüzden hiç de hak etmediği bir cezayı çekiyor" dedi.
Berberoğlu davasının bir hukuk skandalı olduğuna dikkat çeken Yarkadaş, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bir haberin bahane edilerek açıldığı dava yüzünden milyonlarca kişinin oyuyla seçilmiş bir milletvekili hala tutuklu. Davadaki tüm suçlamalar çürüdü. Berberoğlu'nun casus olmadığı ve terör örgütü FETÖ ile hiçbir bağının bulunmadığını bizzat İstinaf Mahkemesi tespit etti. Peki o halde Berberoğlu neden tutuklu? Yeter artık; çürüyerek çöken bir dava yüzünden özgürlüğünü gasp ettiğiniz Berberoğlu'nu serbest bırakın. Çektirdiğiniz cezanın telafisinin mümkün olmadığını artık görün ve gazetecilere eziyet etmeyin."
"AYM'YE ÇAĞRI"
Anayasa Mahkemesi'nin bir an önce harekete geçmesi ve Berberoğlu'nun haksız tutukluluğuna son vermesini isteyen Yarkadaş, "Türkiye'yi uygar dünyayla yeniden buluşturmak sizin elinizde" dedi.
"CUMHURİYET DAVASI TEL TEL DÖKÜLDÜ AMA..."
Açıklamasında 500 güne yakın bir süredir cezaevinde tutulan Cumhuriyet çalışanları Ahmet Şık, Murat Sabuncu ve Akın Atalay'ın durumuna da dikkat çeken Yarkadaş, "Gazeteci dostlarımız, tel tel dökülen bir dava yüzünden adeta bir intikam alınırcasına cezaevinde tutuluyorlar" ifadesini kullandı.
"KAPILAR ÖZGÜRLÜĞE AÇILSIN..."
Cezaevindeki üç gazetecinin tek "suçları"nın gerçeğin peşinde koşmak olduğunu belirten Yarkadaş, "Cuma günü yapılacak duruşmada demir kapıların bu kez özgürlüğe açılmasını istiyoruz" diye konuştu.
Yarkadaş açıklamasını şu şekilde sürdürdü:
"SÖZCÜ, BİRGÜN, Cumhuriyet ve Berberoğlu davasında bir kez daha görüldü ki; haberler yüzünden verilen cezaların telafisi yok. Bir cerrahın yaptığı hatalı müdahale ile bir hakimin verdiği yanlış karar arasında hiçbir fark bulunmuyor. Her ikisi de insanların yaşamına mal oluyor. Kimsenin böyle büyük bir hata yapma lüksü bulunmuyor. Gazeteciler, iktidarın intikam duygusu yüzünden ağır cezalar çekiyor. Bunun adı adaletsizliktir ve zulümdür. Türkiye'deki gazetecilere yargı eliyle zulmediliyor."
"ORGANİZE ZULÜM.."
Barış Yarkadaş, Cumhuriyet Gazetesi Muhabiri Alican Uludağ'a yönelik MAN ADASI belgeleri haberi yüzünden açılan soruşturmaya da tepki gösterdi. Yarkadaş, "İlk satırından son noktasına kadar doğru olan bir haberi, organize suç faaliyeti gibi göstermek, 'gazetecilere yapılan organize zulmün' kanıtıdır" dedi.
Rogg & Nok Haber Servisi:
E-Posta ile gönderilen veya direk Web sitesine yayınlanması için gönderilen yazıların fotoğraf gibi tüm demokratik protesto, bilgi, haber, yorum ve sosyal/siyasal içerikli paylaşımlar TC Anayasasının;
MADDE 25: "Düşünce ve Kanaat Hürriyeti";
MADDE 26: "Düşünceyi Açıklama ve Yayma Hürriyeti"
kapsamında Web sitemizde yapılmıştır.
Kişisel veya kurumsal Demokratik düşünce ve kanaatlerimiz engellenmesi ve/veya şiddet/baskı altına alınması, bu nedenle
"Yazar olan biz Hakkımızdaki veya kullanıcıların kullandıkları web sitesindeki yayınlanan haberler dolayısı ile olası her türlü anti-demokratik yasal girişimi",
TC Anayasası, AİHM ve İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi kapsamında, her türlü yasal haklarımız saklı kalmak üzere, peşinen reddederiz…