Adana Büyükşehir Belediyesi Zeydan Karalar, CHP'li belediyelere yönelik operasyon kapsamında etkin pişmanlıktan yararlanmak isteyen bazı kişilerin ifadeleri gerekçe gösterilerek tutuklanmıştı.

7 Temmuz akşamı tutuklanan Karalar'ın avukatları ise kapsamlı bir dilekçe hazırlayarak Karalar'ın tutukluluk haline dün itiraz etmişti.

İstanbul 8. Sulh Ceza Hakimliği'ne sunulan dilekçede, tutuklamaya gerekçe gösterilen iddiaların somut delillerden yoksun olduğu ve Karalar'ı suçlayan Baki Nugay’ın ifadesindeki çelişkilere vurgu yapılmıştı.

"KARARDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINI GEREKTİRİR BİR NEDEN GÖRÜLMEDİ"

Söz konusu itiraz ise İstanbul 30. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından reddedildi.

Karara ilişkin gerekçe olarak ise, “Kararın usul ve yasaya uygun olduğu, kararda değişiklik yapılmasını gerektirir bir neden görülmediği, adli kontrol hükümlerinin bu aşamada yetersiz kalacağı anlaşıldığından yerinde görülmeyen itirazın reddine dair karar verilmiştir” ifadelerinin yer aldığı öğrenildi.

“İTİRAZIN SADECE BİRKAÇ SAAT İÇİNDE REDDEDİLMESİ, YAPILAN İNCELEMENİN ETKİLİ BİR BAŞVURU YOLU OLMADIĞINI GÖSTERDİ”

Konuya ilişkin sosyal medya hesabından açıklama yapan avukat Hüseyin Ersöz, şunları kaydetti:

“İtiraz dilekçemiz ekinde yer alan 3 ayrı bilimsel mütalaanın ise mahkeme tarafından gerektiği şekilde değerlendirildiğini düşünmüyoruz. Öyle ki Ceza Hukukçusu Prof. Dr. Adem Sözüer'in hukuki görüşünde ‘suçun oluşmadığı ve tutukluluğun şartlarının bulunmadığı’; Adli Bilişim Mühendisi Tuncay Beşikçi'nin uzman mütalaasında ‘suçlamaya konu HTS kayıtlarının delil olarak kabul edilemeyeceği’ ve son olarak Yeminli Mali Müşavirler Güney Yılmaz ve Alaattin Solmaz ise ‘Seyhan Belediyesi kayıtlarında tutarsızlık olmadığı ve iddiaları desteklemediği’ tespitleri yapılmıştı. Buna karşın itirazın sadece birkaç saat içinde reddedilmesi, yapılan incelemenin etkili bir başvuru yolu olmadığını gösterdi."

“ZEYDAN KARALAR, ADİL YARGILANMA HAKKI VE ÖZGÜRLÜK HAKKI İHLALLERİ İLE KARŞI KARŞIYA”

"Zeydan Karalar hakkındaki iddialar, etkin pişmanlık kapsamında verilen bir şüpheli ifadesine dayanıyor. Bu kişi halihazırda cezaevinde ve etkin pişmanlık kapsamında verilmiş bir tahliye kararı da bulunmuyor. Savcılık dahi bu kişinin beyanlarına karşı şüpheyle yaklaşırken, Zeydan Karalar'ın sadece bu kişinin beyanlarına dayalı olarak özgürlüğünün elinden alınmasını hukuken açıklamak mümkün değil.

Zeydan Karalar, Adil Yargılanma Hakkı ve Özgürlük Hakkı ihlalleri ile karşı karşıya... Soruşturma sürecindeki işlemler ve itirazın reddi kararına karşı Anayasa Mahkemesi'ne Bireysel Başvuru gerçekleştireceğiz. Bu konudaki diğer hukuki başvurularımız da devam edecek."