Bir önceki duruşmada, savcı sanık U.Y.E.'nin, "En üst hadden acı çektirilerek ve tasarlayarak öldürme" suçundan cezalandırılması talebinde bulunulmuştu.
Sanığın yaşının küçüklüğü nedeniyle kapalı yapılan duruşmaya, sanık U. E. Y. tutuklu bulunduğu cezaevinden SEGBİS aracılığıyla bağlandı. Mahkeme yargılama sonunda sanığa ağırlaştırışmış müebbet hapis cezası verdi ancak sanık 15 yaşından küçük olduğu için herhangi bir iyi hal indirimi olmaksızın en üst sınır olan 15 yıl hapis cezasına çarptırıldı.
AVUKAT ARSLAN: "HERHANGİ BİR ŞEKİLDE İNDİRİM UYGULANMADI"
Duruşma sonrası karara ilişkin bilgi veren Hacer Çağla Çetinalp’in avukatı Ömür Esma Arslan, sanık hakkında farklı suçlardan da suç duyurusunda bulunacaklarını belirterek, şunları söyledi:
"Duruşmamız kapalı oturumda gerçekleştirildi. Bu tür dosyalarda kamuoyu oluşturulması önem taşıyor bizim için. Bu dosyada ilk gün açıklama yaptığımızda da hiçbir şekilde iyi hal indirimi istemediğimizi söylemiştik. Umduğumuz gibi de bir karar geldi.
Maalesef fail çocuk olarak geçtiği için ağırlaştırılmış müebbet cezası aldı ama kanunen 15 yıla düştü. 15 yılın altında herhangi bir şekilde indirim uygulanmadı. Biz farklı suçlar olduğundan bahisle başkaca suç duyurusunda da bulunacağız. Temennimiz o ki öldürülen ve hayattan koparılan son kız çocuğu olsun. Adalet bugünkü gibi her dosyada da tecelli etsin. Umudumuz bu yönde."
OSMANOĞLULLARI: "BURADA YARGILANMASI GEREKEN ‘AİLE YILI, KUTSAL AİLE’ DİYENLERDİR”
Duruşma sonrası açıklama yapan Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu İzmir Temsilcisi Tülin Osmanoğulları da şunları kaydetti:
"Bu davayı ilk günden itibaren takip ediyoruz. Bu ülkede erkekleri, hani 2025 yılını ‘aile yılı’ ilan ettiniz ya o kutsal dediğiniz ailelerde erkekleri kadın katili olarak yetiştiriyorsunuz ya, o kutsal dediğiniz ailelerde o katil olarak yetiştirdiğiniz erkekler, kadınları öldürüyor. Hacer Çağla da bu şekilde vahşi bir biçimde hunharca öldürüldü. Aslında bugün bu mahkemeden en üst sınırdan indirimsiz ağırlaştırılmış müebbet çıktı. Fakat, sanığın yaşından dolayı bu ceza, 15 yıla düştü. Biliyoruz ki bu ülkeyi yönetenler, Anayasa, hukuk tanımıyor. Yargı paketleriyle yönetiyorlar.
10. yargı paketinde yine kadına karşı suç işleyenler, kadın katilleri, tecavüzcüler salıverildi. Bu sanığın da içeride hiçbir şekilde rehabilite edilmeden 7 yıl sonra dışarı çıakcağını ve yarım bıraktığı işleri tamamlayacağını biliyoruz. O yüzden burada yargılanması gereken ‘Aile yılı, kutsal aile’ diyenlerdir. Milli Eğitim Bakanıdır, Aile Bakanıdır. O kutsal ailelerinizi alın başınıza çalın. Çağla’nın ailesi kendine gelemiyor. Babası bugün davaya gelemedi, annesi halen daha nefes alamıyor. O aile yılını gelin, bu aileye anlatın. Siz o kutsal ailelerde kadın katili yetiştiriyorsunuz. Okulda olması gereken çocuklar mezarda, hapiste. Sizin aile yılınızı da kabul etmiyoruz kadın düşmanı yasalarınızı da kabul etmiyoruz. Bu davayı da burada bırakmayacağız, esas sorumlular yargılanana kadar bu davanın peşini bırakmayacağız."
Kaynak : tele1.com