Altan ARISOY - 05-11-2018
Danıştay,iktidarın okullarımızda andımız`ın okutulmasını `yasal ve anayasal kurallara uyulmadığı için` iptal etmesine karşı Tayyip Erdoğan sözü aldı. Ve `Bu metin ezanı Türkçe okutmak isteyenlerin metnidir` diyerek bir tartışma başlattı. Hem kendi bağnaz ve sapkın düşüncesine, hem de açılım sürecindeki `yanlış` tavrında ısrarcı oldu. Her zaman olduğu gibi, `ilgisiz` konuları birbirine bağlayıp demagojik propogandaya devam etti. Bir tv programında CHP milletvekili Öztürk Yılmaz -kendisine sorulan bir soru üzerine- `bana kalırsa ezanın Türkçe okunması gerekir` yanıtını verdi. CHP milletvekili Öztürk Yılmaz`ın o tv programında kendi görüşünü açıklaması doğru mudur? Biliyorum ki, `doğrudur` diyeceksiniz. Peki o zaman sorun nedir? CHP yönetimi şimşek hızıyla Öztürk Yılmaz`ı `kesin ihraç` istemiyle Yüksek disiplin kuruluna verdi (!) Öztürk Yılmaz, CHP yönetiminden izin almadan bu konularda görüş bildirmemeliymiş(!) Parti kurallarına uymalıymış(!) Peki, CHP nin bu konuda aldığı bir karar var mıdır? Yoktur. Öztür Yılmaz ne yapacaktı? Tv stüdyosundan genel başkanı arayıp `bana şöyle bir soru yöneltildi. Görüşüm şudur. Bunu açıklayabilir miyim?` diye soracak mıydı? CHP, Atatürk`ün başlattığı ve 18 yıl devam eden bir uygulamaya karşı düşüncesini açıklayan milletvekilini neden ihraç etmek ister? İnanılır gibi değil(!) Bunun olsa olsa tek nedeni olabilir. Yerel seçimlerde daha başarılı olmak. Bunu da sadece Kemalizm`i inkar ederek, ondan vazgeçtiğini kanıtlayarak yapmak istiyor(!) Hep söyledim. Kemalizm`e ihanet edenlerin başında CHP vardır. CHP NİN NE KADAR ATATÜRK`ÜN PARTİSİ OLDUĞUNA ARTIK SİZ KARAR VERİN. Ve babadan kalma bir yandaşlıkla desteklemeye devam edin. Bu paylaşımı okuyanlara soruyorum: Sizi bir yere çağırsalar bunun Arapça yapılmasını ister misiniz? Yoksa anlayacağınız şekilde kendi dilinizde mi? Peki ezanın Arapça okutulması konusunda dinsel bir kural var mı?.. Yok... Neden üzülüyorum, biliyor musunuz? Duayı Arapça yapan, cami dışındaki kutuya bağışı Türkçe duyuran imama karşı çıkan baba erenler kadar itiraz edemiyoruz: `Hoca, duayı Arapça yapıyorsun da, yardımı neden Türkçe istiyorsun?` Kolaysa onu da Arapça yap.` CHP de duayı Arapça, yardımı Türkçe isteyenlere katılmış durumda. Varsa-yoksa` benim adamım kazansın.` Bunun için hepsi birbirinin altını oymaya soyunmuş. Sırf seçilebilmek için verilmeyecek ödün yok. Atatürk`ün partisi olmak, ilke, ideoloji, kararlılık, doğruluk, ahlak, vatan, ulusal bütünlük.. Her şey... Sadece Kılıçdaroğlu`nun çevresini kuşatanların çeşitli İKBAL leri için... Ötesi, `belimden aşağı Kasımpaşalı...` Yoksa, 35 yıllık siyaset eskileri, neden ille `ben belediye başkanı olmalıyım!` diye tuttursun? Acı olan budur . Göreceksiniz. Aday oldukları alanlarda hiçbir çalışma yapmadıkları halde pıtrak gibi ortaya çıkan adayların tek amacı bir rantın sahibi olmaktan başka bir şey değildir. CHP nin geldiği yerdir. Hala umut bağlayan ve kasaba politikacılarının peşinden gidenler -her zaman olduğu gibi- kafalarını duvarlara vuracaklardır. Bu öylesine bir hastalıktır ki; gelecek seçimlerde de bir boy fotoğrafı çektirip yeniden aday olmaktan da asla vazgeçmeyeceklerdir. Kumar ekonomisi uygulanıyor. Siyaset ise ulusal bir görev olarak değil, ne yazık ki bir talan yarışı olarak algılanıyor. Özal`dan beri... Altan ARISOY.