Bütçe görüşmelerinde ‘Bu yıl sadece 412 hekim yurt dışına gitti’ diyen Bakan Memişoğlu’nun verdiği verilerin gerçeği yansıtmadığını belirten Genel Sağlık-İş Genel Başkanı Derya Uğur, her gün ortalama 8 hekimin yurt dışında çalışmak için iyi hal belgesi başvurusu yaptığını, bu sayının yıllık bazda 2 bin hekime ulaştığını ifade etti. 2023 yılında 3 bin 25, 2024 yılında 2 bin 692 hekimin başvurduğunu anımsatan Uğur, son 12 yılda yurt dışına giden hekim sayısının 15 bini aştığını açıkladı.
Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu, Meclis’teki bütçe görüşmelerinde yurt dışına giden hekimler tartışmasına ilişkin “233 bin hekimden 2025 yılında yurt dışında giden hekim sayımız sadece 412. Bunun yanında geçmiş yıllarda yurtdışına giden hekimlerden 249’u 2025’te geri bizim sağlık sistemimize katılmış” açıklamasını yaptı. Ancak Genel Sağlık-İş Genel Başkanı Dr. Derya Uğur, Memişoğlu'nun verdiği verilerin gerçeği yansıtmadığını belirtti. Türkiye’de 2025 yılında her gün ortalama 8 hekimin yurt dışında çalışmak için iyi hal belgesi başvurusu yaptığını ifade eden Uğur, bu sayının yıllık bazda 2 bin hekime ulaştığını söyledi. Yeni mezunların, daha göreve başlamadan ülkeden ayrılma çabası içerisinde olduklarını vurgulayan Uğur, şu soruları sordu: “Bakan bu konuda ne düşünmektedir? Memişoğlu'nun dile getirdiği 412 sayısı neye göre belirlenmiştir? Sadece kamudan ayrılanları mı içermektedir? 412 hekiminin ülkeyi terk etmesi dahi kabul edilebilir mi?”
‘UTANÇ DUYULMASI GEREKEN YÖNETİM BAŞARISIZLIĞI’
Yurt dışında çalışma amacıyla iyi hal belgesi almak için 2023 yılında 3 bin 25, 2024 yılında 2 bin 692 hekimin başvurduğunu duyuran Uğur, “Bu belge, gerçek hekim göçünün en net göstergesidir. Son 12 yılda yurt dışına giden hekim sayısının 15 bini aşmış olması, sağlık sistemindeki yapısal çöküşün kanıtıdır. Buna karşın Sağlık Bakanı yine bütçe görüşmelerinde ‘249 hekimin geri döndüğü’ söylemiş. 24 yıllık siyasi iktidarın yarattığı büyük hekim kaybının yanında bu sayı övünülecek değil, aksine utanç duyulması gereken bir yönetim başarısızlığıdır. Hekimler şiddet, baskı, mobbing, güvencesiz çalışma koşulları ve ekonomik belirsizlik ve geleceksizlik nedeniyle ülkeyi terk etmektedir. Bugün Türkiye, işsiz ve umutsuz gençlerin; nitelikli sağlık emekçilerinin geleceğini başka ülkelerde aradığı bir ülke haline gelmiştir. Bu gidişatın sorumlusu iktidardır. Yetişmiş insan gücünün ülkeyi terk etmesine neden olan koşulları sorgulamak ve çözüm üretmek siyasi iktidarın görevidir. Ancak liyakat yerine sadakati önceleyen, tecrübeyi değersizleştiren yönetim anlayışı hâlâ olayın ciddiyetinin farkında değildir” dedi.
‘SAĞLIK SİSTEMİ ÇÖKÜŞÜN EŞİĞİNDE’
Sağlık sisteminin çöküşün eşiğinde olduğunu belirten Uğur, “Hekimlerin ülkesinden uzaklaştırıldığı, hastanelerin hekimsiz, yurttaşların ise çaresiz bırakıldığı bu düzen sürdürülemez. Biz, emeğe değer veren, sağlık emekçisini koruyan, yurttaşların sağlık hakkını önceleyen, adil, liyakat temelli ve sürdürülebilir bir sağlık sistemi istiyoruz. Bu düzen değişene kadar mücadelemizi kararlılıkla sürdüreceğiz” ifadelerini kullandı.
Kaynak : cumhuriyet.com


