CHP Malatya Milletvekili Veli Ağbaba, Ordu Milletvekilimiz Seyit Torun, Antalya Milletvekilimiz Aykut Kaya ve önceki dönem CHP Antalya Milletvekili Çetin Osman Budak, Antalya Yüksek Güvenlikli Ceza İnfaz Kurumu'nda tutuklu siyasileri ve yakınlarını ziyaret etti.
Antalya Cumhuriyet Başsavcılığı'nca yürütülen soruşturma kapsamında tutuklanan Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek'i de ziyaret eden heyet ziyaretler sonrası cezaevi önünde açıklama yaptı.
Heyet adına konuşan CHP Malatya Milletvekili Veli Ağbaba şunları söyledi:
"Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Muhittin Böcek ve Manavgat Belediye Başkanı Sayın Niyazi Nefi Kara ile Gökhan Böcek'i ziyaret ettik. Öncelikle şunu söylemek isteriz: Maalesef artık tutuklamalar cezaya dönüşmüş durumda. Türkiye'de örneği yok.
Belediye başkanlarımıza yapılan muamelelerin, işkencenin örneği yok. Belediye başkanının nasıl tutuklanacağı bellidir, nasıl soruşturulacağı bellidir. Belediye başkanının bir suçu var ise Mülkiye başmüfettişi soruşturur, İçişleri Bakanlığı izin verir ve yargılanır. Ama maalesef belediye başkanlarımız gece baskınlarıyla, ortada kanıt olmasına gerek olmadan direkt cezaevine atılıyor."
"KALP RAHATSIZLIĞI, ŞEKER RAHATSIZLIĞI, BÖBREK RAHATSIZLIĞI OLAN MUHİTTİN BÖCEK TUTUKSUZ YARGILANMALIDIR"
Tutuklu Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek'in sağlık durumunun cezaevinde kalmaya uygun olmadığına dikkat çeken Ağbaba, Böcek'in tutuksuz yargılanmasını talep ederek açıklamasını şöyle sürdürdü:
"Bugün Sayın Muhittin Böcek'in yaşamış olduğu durum da aynı şekildedir. 26 yıldan beri belediye başkanlığı yapmaktadır. 'Kaçma şüphesi' denilmektedir. Muhittin Böcek'in kaçacağı bir yer yok. Kendini aklamadan bir yere de gitmez. Belediye başkanlığı yapıyor. Kendisi biliyorsunuz, korona döneminde ölümden döndü. Tam 108 gün yoğun bakımda entübe edildi, ciğerleri kötü durumda.
Tam iyileşmeye başlamışken cezaevine atıldı. 14 ilaç kullanıyor. Buradan hem Adalet Bakanlığı'na seslenmek istiyorum: Sayın Muhittin Böcek, adli kontrol şartıyla ya da ev hapsiyle tutuksuz yargılanmalıdır. Tedavisi sürdürülmelidir. Burada en ufak bir ihmal, Muhittin Böcek'in ölümüne yol açabilir. Burada tekrar çağrı yapıyorum: Geçmişte büyük hastalık çekmiş, hâlâ kalp rahatsızlığı, şeker rahatsızlığı, böbrek rahatsızlığı olan Muhittin Böcek tutuksuz yargılanmalıdır. Buradan ifade ediyoruz: İşkenceye, cezalandırmaya dönüşmemelidir bu durum."
"KAÇMA ŞÜPHESİ OLMAYAN, DELİL KARARTMASI ŞÜPHESİ BULUNMAYAN BİRİLERİNİN CEZAEVİNDE TUTULMASI DA İŞKENCEDİR"
"Yine bakın, Sayın Muhittin Böcek'in gelininin bir çocuğu var. 10 aylık bir çocuğu var. Bu cezanın üst sınırı 2 ile 5 yıl arasında. Yatarı yok. Ama hem Muhittin Böcek'in gelini 10 aylık çocuğu dışarıda, kendisi içeride; hem de oğlu, yatarı olmayan bir cezadan dolayı cezaevinde tutulmakta. Hukukun egemen kılınmasını istiyoruz. Yargının bağımsız olmasını istiyoruz. Evet, yargılansın mı? Herkes yargılansın. Suç varsa yargılansın, cezasını çeksin. Ama tutuksuz yargılama diye bir şey vardır. Kaçma şüphesi olmayan, delil karartması şüphesi bulunmayan birilerinin cezaevinde tutulması da işkencedir, zulümdür."
Kaynak : cumhuriyet.com