ABB Başkanı Mansur Yavaş'ın PKK'nın Fesih Kararı Üzerine Açıklamaları; Lozan Antlaşması ve Referandum Önerisi
ABB Başkanı Mansur Yavaş, PKK'nın fesih kararıyla ilgili yaptığı açıklamada Lozan Antlaşması'nın önemine vurgu yaparak gündeme damgasını vurdu. Yavaş, Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucu belgesi olarak kabul edilen Lozan Antlaşması'nın ülkemizin sınırlarını ve ulusal egemenliğini belirleyen bir dönüm noktası olduğunu belirtti. Lozan Antlaşması'nın Tarihsel Önemi; Lozan Antlaşması, Türkiye Cumhuriyeti'nin uluslararası alanda tanınmasını sağlayan ve sınırlarını belirleyen önemli bir belgedir. 24 Temmuz 1923 tarihinde İsviçre'nin Lozan şehrinde imzalanan bu antlaşma, Osmanlı İmparatorluğu'nun sona erdiğini ve yeni Türkiye Cumhuriyeti'nin kurulduğunu resmen ilan etmiştir. Antlaşma, Türkiye'nin bağımsızlık mücadelesinin bir zaferle sonuçlandığını tescil ederek ülkemizin ulusal egemenliğini garanti altına almıştır. PKK'nın Fesih Kararının Ardından; PKK'nın fesih kararı Türkiye'de geniş yankı uyandırdı. Terör örgütü olarak tanınan PKK'nın kendini feshetmesi, ülke genelinde farklı tepkilere neden oldu. ABB Başkanı Mansur Yavaş, bu konuda yaptığı açıklamada Lozan Antlaşması'nın önemine dikkat çekerek, olası yasal düzenlemelerin referanduma sunulması gerektiğini savundu. Yavaş, demokratik bir süreç olan referandumun, halkın iradesinin yansıtılması açısından büyük bir fırsat olduğunu belirtti. Referandumun Demokratik Süreçteki Rolü; Referandum, halkın doğrudan demokratik katılımını sağlamak amacıyla kullanılan önemli bir araçtır. Mansur Yavaş'ın önerisi, halkın iradesinin yansıtılması ve büyük ölçüde etkilenmesi beklenen yasal düzenlemelerin halkın onayına sunulması gerektiği yönündedir. Yavaş, "Halkın doğrudan katılımı, demokrasinin temel taşlarından biridir ve bu tür önemli kararların halkın görüşüne göre şekillenmesi gerekmektedir" diyerek referandumun önemini vurgulamıştır. Türkiye'nin Geleceği İçin Adımlar; Türkiye'nin geleceği için atılacak adımların halkın iradesine göre şekillenmesi gerektiği konusunda sağlam bir duruş sergileyen Mansur Yavaş, PKK'nın fesih kararı sonrasında gündeme gelebilecek yasal düzenlemelerin referanduma sunulmasının, ulusal birliğin ve beraberliğin korunması açısından kritik olduğunu savunmaktadır. Yavaş, demokratik değerlerin ve halkın iradesinin ön planda tutulduğu bir süreçle, Türkiye'nin daha güçlü ve bağımsız bir gelecek inşa edebileceğini ifade etmiştir.
Mansur Yavaş'ın açıklamaları, Türkiye'nin demokratik değerlerine olan bağlılığını ve halkın iradesine olan saygısını bir kez daha ortaya koymaktadır. PKK'nın fesih kararı sonrasında yapılacak olası yasal düzenlemelerin referanduma sunulması önerisi, ülkemizin geleceği için atılacak adımların halkın onayı ile şekillenmesi gerektiğini vurgulamaktadır. Lozan Antlaşması'nın getirdiği ulusal egemenlik ve bağımsızlık ilkeleri doğrultusunda, Türkiye'nin demokratik süreçlerle yönetilmesi ve halkın iradesinin yansıtılması, ülkemizin daha güçlü bir geleceğe adım atmasında önemli bir rol oynayacaktır.
CHP'li Ankara Büyükşehir Belediyesi (ABB) Başkanı Mansur Yavaş, PKK'nın dün açıklanan fesih ve silah bırakma kararıyla ilgili olarak "devleti pazarlık yapıyor noktasına getirecek girişimlere" izin verilemeyeceği vurgusu yaptı.
"Türk Silahlı Kuvvetlerimiz başta olmak üzere ülkemizin yıllardır kesintisiz olarak sürdürdüğü kararlı mücadelenin sonucunda terör örgütü PKK silahlarını bırakma ve örgütü feshetme kararı vermiştir. Ülkemizin teröre ve terör örgütlerine aman vermeyen politikalarının bir sonucu olarak değerlendirdiğimiz mevcut duruma karşı çıkmamız mümkün değildir" diyen Yavaş, "Elbette Terörsüz Türkiye hepimizin özlemi ve hedefidir. Ancak Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarını rahatsız edecek, onları üzecek herhangi bir taviz, terör örgütü mensuplarıyla Türkiye Cumhuriyeti Devletini pazarlık yapıyor noktasına getirecek hiçbir girişime izin verilemez, verilmemelidir" ifadelerini kullandı.
Yavaş, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, şehitleri ve şehit ailelerini hiçbir koşulda üzemeyeceklerini belirterek "Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin, süreci şeffaflıkla, hukuka ve anayasal düzene bağlı kalarak yürütmesi gerektiğini" belirtti.
Ayrıca Mansur Yavaş, bu süreçte güvenlik güçlerinin ve devlet kurumlarının işbirliği ve koordinasyon içinde olması gerektiğine vurgu yaparak, terörün bertaraf edilmesinde milletin desteğinin de büyük önem taşıdığını ifade etti. Yavaş, "Bu ülkenin her bir ferdinin teröre karşı birlikte olduğumuzda ne kadar güçlü olduğumuzu tüm dünyaya gösterdik. Bu birlik ve beraberlik ruhu, gelecekte de ülkemizin huzur ve güvenliğini koruyacak en önemli unsurdur," diyerek sözlerini tamamladı.